KEKOVA KANO TURU PROGRAMI

Rota ................. : Tersane Koyu - Batık Kent – Simena Antik Kenti  – Theimussa Antik Kenti Üçağız

Süre ..................: 08:45 – 13:30

Mesafe ..............: 3 Deniz Mili

Sizi deniz kanosuyla tanıştıracak bu tadımlık gezintide, Kekova Adasını, Tersane Koyunu, Kekova Batık Şehri’nin büyülü dünyasını, su seviyesinin hemen altında başlayan kalıntılarını, kayaya oyulmuş gizemli odacıkları, merdivenleri ve duvarlarıyla romantik Simena’yı (Kale Köy) keşfedin.

Günümüz sabah saat 08:00`de Kaş Merkez'de buluşup saat 08:45'de Üçağız Köyü`ne hareket ile başlıyor. Yaklaşık 45 dakikalık konforlu ve eğlenceli bir yolculuktan sonra denizin adeta yakasına iliştirilmiş bir nazar boncuğu gibi duran hoş ve şirin Üçağız Köyü`ne ulaşıyoruz.

Yaklaşık 20 -25 dakikalık malzeme tanıtımı ve brifingin ardından kanolarımıza binip, Kekova Adası üzerindeki antik tersaneye doğru kürek çekiyoruz.Tarihi tersaneye vardığımızda yüzmek ve adayı keşfetmek için vaktimiz oluyor.
Tarihin, denizin ve güneşin tadını çıkardıktan sonra ise; Batık Şehir'e doğru yol alıyoruz. Kıyıya paralel ve adeta bu kente dokunurcasına üzerinden geçiyoruz ve aynı anda tarihi ve doğayı bir arada hissediyoruz.
Batık Kent`ten hemen sonraki durağımız ise; ulaşımın sadece deniz yolu ile mümkün olduğu, Kaleköy ya da bilinen adı ile Simena Antik Kenti. Burada verilecek mola ile bu cennet köşesi köyü gezebilir, dost canlısı insanları ile sımsıcak sohbetler edebilir ya da tarihi Simena Kalesi`ni gezebilirsiniz.
Simena`da iyice dinlendikten sonra tekrar kanolarımıza biniyoruz. 
Başlangıç noktamız olan Üçağız Köyü`ne varmadan önce Temimoussa Antik Kenti`nin Nekropolü`nün önünden kanolarımız ile geçip, doğa ve tarihi iç içe Üçağız'daki iskelemize yanaşıyoruz. Burada günün yorgunluğunu alan öğle yemeği ile yaşadığımız günü sona erdiriyoruz.

• 08:45 Üçağız Liman'da Kaş'dan servislerle gelen konuklarla buluşma,
• 09:00 Üçağız Liman'da kanoları yerleşme ve kullanma, rota, deniz koşulları ve rehberlik konularında bilgi verme,
• 09:15 Kanolarımıza yerleşme ve Start,
• 45 dk kürek ve Tersane Koyu'na varış,
• Tersane Koyu'nda 40 dk mola,
• Buradan Batık Kent'e hareket, su altında bulunan batık Likya kentin üzerinde 45dk kürek
• Batık Kent'den rotamızı Kekova'nın en güzel yerlerinden Kale Köyü'ne, Simena Antik Kenti'ne çeviriyoruz.
• Kale Köy'e varış ve Simena Antik Kenti ve kalesini gezmek, keşfetmek için 1 saat mola veriyoruz.
• Yine kanolarımıza binip küreklerimizle turkuaz sulardan kayarak Simena Antik Kenti'den ayrılıyoruz.
• Kanolarımızla 30 dk'lık kürek dönüş yolu ile Theimussa Antik Kenti'nde nekropol alanında kaya mezarlarını denizden izliyoruz.
• Ortalama 13:15 gibi Üçağız Liman'a varıyoruz.
• 13:30 Üçağız'da günün yorgunluğunu alan öğle yemeğine oturuyoruz.
• 14:00 Servislerle Kaş'a gidecek veya kendi konumuyla bizlere katılan konuklarımızla güzel anılarımızla ayrılıyoruz.

Üçağız Köyü: Günümüz köy yerleşimi, Teimiussa olarak adlandırılan küçük bir Likya liman kenti üzerine oturmaktadır. Köye, Kaş veya Finike yönünden teknelerle ulaşılabilir. Koruma altına alınan köy, doğaseverlerin, tarih düşkünlerinin ve denizcilerin uğrak yeridir.

Kekova Adası: Likya dilinde Dolichiste diye anılan ada, Kale Köyü'nün önünde uzanan büyükçe bir adadır. Doğa ve tarihin bütünleştiği bir dünya cenneti olan Kekova olağanüstü güzellikleri bünyesinde barındırmaktadır. Mavi yolculuk yapanların kolayca ulaşıp gezebildiği ve yatlarını emin bir şekilde demirleyebildiği bir yer olan Kekova tarihle iç içe inanılmaz güzellikler sergiler. Kekova'ya denizden ulaşım , katıldığınız turdaki Sea Kayak’larla olacaktır. Ucunda yer alan Tersane Koyu'nda Bizans Devri'ne ait bir kilisenin apsisi ile karşılaşılır. Kazı yapılmadığı için tarihini bilmediğimiz bu adanın her tarafı kalıntılarla doludur. Tersane Koyu'na göre sağ tarafta denize batmış dükkânlar ile sol tarafta batık şehrin su içindeki kalıntıları görülebilir. Kıyıya takip ettiğimizde, evlerin yarısının sulara gömüldüğünü ve merdivenlerin denize indiğini görebiliriz. Ayrıca denizin içinde temeller ve ev tabanlarını da görmek mümkündür.

Tersane Koyu: Kekova adasının boylu boyunca Akdeniz’in engin dalgalarına göğüs germesi buradaki dantel gibi örülü koylarda bir ölü denizin oluşmasını sağlamıştır. Kekova adası üzerinde Tersane koyu içinde bir bizans kilisesinin ayakta kalmış apsis bölümü vardır. Tersane koyundan itibaren kekova adasının kale köye bakan tüm kıyısı batık bir yerleşimin izleriyle doludur ve su altı arkeolajisini sevenler için eşsiz bir yöredir.

Temimoussa  Antik Kenti: Antik yer, Üçağız Köyü’yle iç içe olup, Kekova doğal ve arkeolojik sit kapsamında korunan yörelerden biridir. Likya yazıtlı mezarların bulunması en az İ.Ö. 4. yy. öncesi yerleşimine işaret eder. Teimiussa'da görülebilecek antik kalıntı olarak çok sayıda mezar ile kıyıdaki yol ve rıhtım sayılabilir. En popüler yer ise Nekropol bölgesindeki farklı, özgün lahit mezarlardır.

Simena Antik Kenti: Kale Köyü olan eski Simena antik kenti üzerine kurulmuştur. Bulunan yazıtlardan ancak kentin tarihini M.Ö. IV. yüzyıla kadar indirebiliyoruz. Simena kalesi Orta Çağ'da kullanılmıştır. Orta Çağ surlarının oluşturduğu iç kalede, kalıntıları birkaç bloktan ibaret olan bir tapınak ile bu tapınakla irtibatlı bir stoada yer almıştır. Ayrıca yine kale içinde, doğal kayaya oyulmuş 7 oturma sırası ile 300 kişilik bir tiyatro yer alır ki bu, Lykia şehirleri içinde en küçük tiyatrodur. Kaya mezarının üzerinde, düzgün bloklardan oluşan Roma Devri duvarı ve onun üzerinde de mazgalları ile geç devir suru vardır. Burada aynı anda üç ayrı devir görmek mümkündür. Kıyıda, harap durumdaki hamamın kitabesinde "Aperlai halkı ile meclisi ile birliğin diğer şehirleri tarafından İmparator Titus'a armağan edilmiştir" ibaresi bulunur.

Kale Köy: Demre ilçesine bağlı Üçağız köyünde bulunan Kaleköy, "yeryüzündeki cennet" olarak tanımlanıyor. Kaleköy, yıllara meydan okuyan lahitleri ve muhteşem doğasıyla turistlerin ilgisini çekiyor. Kaleköy, tarihi adıyla Simena Antik Kenti, tarih, doğa ve deniz üçlüsünün iç içe olduğu ender alanlardan biri. Karayolu bağlantısı olmayan yerleşim yeri olan Kaleköy’de ziyaretçileri denizin içindeki Likya lahdi karşılıyor. Mavi yolculuğa çıkan Akdeniz tutkunları, Kaleköy’e uğramadan geçmiyor. Denizden 300 metre yükseklikteki Ortaçağ kalesine taş merdivenlerden yürüyerek çıkılabiliyor. Dorukta dalgalanan dev Türk bayrağı, adeta binlerce yıllık tarihi zenginliği ve doğal güzellikleri selamlıyor. Kaleden aşağı bakıldığında, Batık Kent ve doğal bir liman olan Üçağız köyü, denizin içindeki adalar, muhteşem güzelliğin parçalarını oluşturuyor.